12 Eylül 2011 Pazartesi

İZLERİN KALACAK...



Kalacak tüm izlerin hayatımda

Gözümden bir damla yaş
 
Sızlayıp resmine aktığında;
 
Bir yer bulabilsem keşke
 
Bir yer, seni hatırlatmayan...

20 Ağustos 2011 Cumartesi

SUSMAK İSTERSİN BAZEN...


Bazen sadece susmak ister insan... 
İçindekileri sadece susarak anlatabilir!
Suskunluklara saklar acılarını, üzüntülerini, gözyaşlarını...
Böyle anlatmak ister her şeyi, yapamaz! 
Anlamaz kimse, kimseye anlatamaz! 
Sevgi kelimelerinin anlatamadıklarını
Gizler gözbebeklerine, birileri baksın, görsün ister.
Birileri görsün de fark etsin onu diye! Yine olmaz!

Gülümserken bile üzüntü vardır dudaklarında... 

Hep ağlamaya yakındır içi! 
"Hani dokunsalar ağlayacak" olmak vardır ya öyle işte... 
Ama ağlamamak için tutar kendini... 
Kalbinin derinliklerindekiler ona kalsın ister... 
Hep gülümser o yüzden! 
Kimse anlamasın, içinin kan ağladığını diye!

Ama ne yapsa suç olur yine de... 

Sussa suç olur suskunlukları, 
Konuşsa suç olur anlattıkları! 
Hep birilerini rahatsız eder bir şekilde yaptıkları... 
Kimseyi incitmemek için uğraşırken, 
Etrafında kırık dökük bir sürü kişi olduğunu fark eder, en mutsuz anında...

Dünyaya küfreder olmaz, 

kendine kızar olmaz! 
Bir türlü başaramaz dengeyi kurmayı. 
Ne siyahla beyazı ayırt edebilir... 
Ne de yap-bozun parçalarını tamamlayabilir hayatında! 
Her şey eksik kalır, her şey yarım... 
Ne rengi vardır yaşadıklarının, ne de tadı! 
Böyle ruhsuz, böyle boş, böyle kahrolası bir dünyada yaşayacağına.... Bırakıverir kendini bir uçurumun sonsuzluğuna...

GİTMEK İSTERSİN...



Çoğu zaman sadece gitmek ister insan.. 
Hiç bişeyi hiç kimseyi düşünmeden..
Dedim ya sadece gitmek.. 
Nereye olursa olsun..! 
Ne düşündüğünü bilmeden dalarsınya uzaklara..
İşte öyle bi anda bi bakmışsın ki...
Yanıbaşında yalnızlık, sessizlik ve çaresizlik...! 
Sonra birden yüreğin burkulur.. 
Canının acıdığını hissedersin..
Ama yapacak bişey yoktur..! 
Ne kalbini susturabilirsin ne de gerçekleri değistirebilirsin.....

AH YAR BİR BİLSEN SEVGİMİN BÜYÜKLÜĞÜNÜ...


Ah yarr bir bilsen içimdekileri Kâğıda kaleme dökemediklerimi… Gözyaşlarımla yazmaya cesaret etmeden sildiklerimi,

Bir bilsen sevgimin büyüklüğünü,
Bir bilsen, Bilsen bırakıp gider miydin sen,
Hani sevdiğini düşünür ya insan,
Her yerde onu görür ve hisseder ya,
Ahh yar günümde sen gecemde sen...
Esir olmuşum hayalinle gözyaşım ve ben.
Özlüyorum yarr özlüyorum seni ve sevgini,
Arafdayım sen gittin gideli.
Ne olur söyle bir daha dönmezmisin geri
Eyy can düştün ya yine aklıma ateşi suzan oldun yanık sineme
Ahh yar sen gittin gideli saatlere bakar oldum
Acaba nerde ne yapıyor diye…
Seni düşünmek çile olsan da gönlüme 
Düşünmeyi seviyorum kendimce
Düşünürüm yar düşünürüm bazen saatlerce
ilacını aldımı başı ağrıyor mu diye 
Hani geçen gece yine geldin ya düşlerime 
Küsmüydün yar neden bakmadın yüzüme 
Bilmez misin bu yürek bir bakışa hasret 
Bilmez misin bir bakışın bir can verir bu âcize 
Bilmez misin yar dargın olman zulüm olur gönlüme 
Gözyaşı olur boğar beni günlerce 
Ah yarr bana sorardın aşkın tarifini nasıldı diye 
Gülerdim ben mecnuna sor diye
Unuttum yar unuttum Leylada severmiş diye
leyla sevmese kays mecnun olmazdı diye 
Şimdi biliyorum aşkı ama tarife hacetim yok 
Aşkın tarifi düşünce dilime gözyaşı da yoldaş oluyor gözlerime 
Bu aşk hiç yalnız gezmez mi şöyle 
Gözyaşından başka yoldaşı yok mu
neden bu beraberlik böyle 
Söyle yar bazen acı bir burukluk içini kemiren 
İç çekmek belki söylenmemiş sözlere
Çekindiğim için söyleyemediklerime 
Artık söylüyorum yar söylüyorum 
Çekindiklerimi kalemle defterime söylüyorum 
Ey benim candan ötem...
Sessizlik düştü sevgimize
Sükût düştü yanık yüreğimize 
Artık sükûtumuz haykırış olsun 
Bizim gibi sevip de kavuşamayan yüreklere
Ahh yar sevgin içimde 
Bir alev yakıyor yüreğimi...
Ahh yarr özlüyorum seni ...

2 Temmuz 2011 Cumartesi

TAM ZAMANINDA...


Yemek de boş, içmek de,
Hatta yeri gelmeden sevişmek de.

Tam zamanında öpmelisin mesela güzel gözlünü
Tam zamanında söylemelisin sevdiğini
Gözlerinin içine baka baka.

Tam zamanında açmalısın kapını
Hayatına girmek isteyenlere.
Tam zamanında çıkarmalısın
Sevginden şımarmaya başlayanları.

Tam zamanında affetmelisin kardeşini
Biliyorsan yüreğinde kötülük olmadığını
Seni gecenin üçünde arayıp da
Kafasının iyi olduğunu söylediğinde

Tam zamanında bağırmalısın
Acıyınca bir yerin.
Tam zamanında gülmelisin
Kemal Sunal küfür edince filmin bir yerinde.

Tam zamanında bırakmalısın içmeyi
Son kadeh bozacaksa seni
Ve üzeceksen birilerini
Ertesi gün hatırlamayacaksan.

Tam zamanında yaşlandığını hissetmeli
Tam zamanında ölmelisin
Iskalamak istemiyorsan hayatı.

Haydi şimdi kalk bakalım
Silkin şöyle bir
At üzerinden hayatın yorgunluğunu,
Vakit zannettiğinden daha az
Haydi kalk bakalım,
Şimdi YAŞAMAK ZAMANI

Can YÜCEL

16 Haziran 2011 Perşembe

BİR GÜZELLİK YAP KENDİNE...

Bir güzellik yap kendine!
Ve sadece sahip olduklarını düşün; mutlu ol onlarla!
Sahip olamadıkların üzülsün senin olmadıklarına...

Bir güzellik yap kendine!
Keşkeleri hiç düşünme!
Mutlu ol seçimlerinle.
Bırak keşkeler üzülsün senin seçimlerine...

Bir güzellik yap kendine!
Her yeni günü senin günün ilan et ve şımart kendini olabildiğince!
Bırak dünler üzülsün seçilmediğine...

Bir güzellik yap kendine!
Kalbinde daha da büyüt sevgisini sevdiklerinin!
Bırak sevmediklerin üzülsün kalbinde yerleri yok diye!

Bir güzellik yap kendine!
Sev kendini, kimseleri sevmediğin kadar.
Mutlu ol varlığınla!
Bırak seni sevmeyenler üzülsün!
Yüreklerine sığamayacak kadar büyüksün diye!

[Paul Auster]

15 Haziran 2011 Çarşamba

ÇOK ŞEY VAR SÖYLENECEK...

Aslında sana söylemek istediğim çok şey vardı,
Mesela, keşke bu kadar büyük sevdirmeseydin kendini,
Neyin bedelini ödediğimi bilmiyorum,
Herşeye rağmen sanada kızmıyorum kızamıyorum,
Acım durulduğunda bir şarkı söylerim belki,
Belki o zaman anlarsın,
Bunca hüzün bizde hiç iyi durmadı,
Ve Bu Ayrılık Bize Hiç Yakışmadı......

AYRILIK ÇOK ZOR...

yarım kalanlara rağmen,sevebiliyorum seni.
yara almış olanlara rağmen,özleyebiliyorum seni.
kırılmış olmama rağmen,arayabiliyorum seni.
unutmuş olmana rağmen,bekleyebiliyorum seni.
ya sen sevgili;gerçekleri söyleyebilecek kadar cesur musun benim gibi.
ya sen sevgili;özlediğini haykırabilecek kadar masum musun benim gibi.
ya sen sevgili;ağladığını söyleyebilecek kadar yürekli misin benim gibi.
ya sen sevgilim;
YARIM KALANLARA RAĞMEN HALA SEVİYOR MUSUN BENİ.
BENİM SENİ SEVDİĞİM GİBİ..

14 Haziran 2011 Salı

ÖZLEDİM...


Özledim seni...
Ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir.
Beynimi uyuşturuyor özlemin...
Çok sık birlikte olmasak bile
benimle olduğunu bilmenin
bunca zamandır içimi ısıttığını
yeni yeni anlıyorum.
Yokluğun,
hatırladıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp
mütemadiyen bir boşluğa.
Sabahları seni okşayarak başlamaları
aksamları her işi bir kenara koyup
seninle baş başa konuşmaları özlüyorum.
Oynaşmalarımızı,
yürüyüşlerimizi,
sevimli haşarılığını,
çocuksu küskünlüğünü...
Nasılda serttin başkalarına karşı
beni savunurken;
ve ne kadar yumuşak
bir çift kısık gözle kendini
ellerimin okşayışına bırakırken.
Gitmeni asla istemediğim halde
buna mecbur olduğunu görmek
ve sana bunları söylemeden
''git artık'' demek...
''Beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk
kavuşacaksın mutluluğa''
demek sana nede zor.
Seni görmemek ve belki yıllar sonra
karsılaştığımızda,
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden...
Yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek....



CAN YÜCEL...

13 Haziran 2011 Pazartesi

EN BÜYÜK ACI...



“Sevmediğin birine asla "seni seviyorum" deme. 
İçinde olmayan duygulardan varmış gibi söz etme.
Kimsenin hayatına kalbini kırmak için girme. 
Sevgi dolu bakan gözlere asla yalan söyleme, 
Çünkü birine verebileceğin en büyük acı, 
Aşık olmadığın birini kendine aşık etmektir...”

[Müşfik Kenter]

KEDER SANA YAKIŞIYOR...



Ne kadar değişmişsin görmeyeli,
Ellerin güzelliğini kaybetmiş nasırdan,
Hüzün rengi almış saçlarının her teli
Gözlerine gölgeler düşmüş kahırdan,
Gözlerin ki, gördüğüm gözlerin en güzeli
Ne kadar değişmişsin ben görmeyeli

Böyle mahzun kederli değildin eskiden
Fıkır fıkır gülerdi gözlerinin içi
Dudakların nemliydi sevgiden, arzudan
Yapraklarına çiğ düşmüş karanfiller gibi
Baygın kokusuna anılarla beraber giden
Böyle mahzun kederli değildin eskiden

Sevdiklerin vefasız mıydı bu kadar
Ağlamaktan mı karardı gözlerin
Bir zamanlar gözyaşını sevmezdin
Şimdi nerden yaşardı gözlerin
Hasta mısın, yorgun musun nen var
Sevdiklerin vefasız mıydı bu kadar

Arzular vardır bilirsin anlatılamaz
Eskisi gibi kalsaydın ne olurdu
Taptaze, ıpılık kar gibi beyaz
Keder sana yakışmıyor gül biraz
Arzular vardır bilirsin anlatılamaz.

Victor Hugo

12 Haziran 2011 Pazar

SENİ ARAMAK...


Karşına çıkan herkeste seni aramak…
Seni hatırlattığı için birine âşık olduğunu sanmak…
Sen olmadığını bile bile, bütün hayatını bu ilişkiye adamak için çırpınıp durmak…
Bunu bile bile yaşamak nedir bilir misin?…

Düşünsene, ben seninle düşlerimi, heyecanlarımı, çocukluğumu, acılarımı aldattım…
Seni unuturum diye yaşamaya başladığım her aşkı, ben yine seninle aldattım…
Sen beni içine almadığından beri yıllardır ben seninle kendimi aldattım…

[Cezmi Ersöz]

SENİ SEVİYORDUM...


Mevsimler değişiyor ve büyüyorduk.
Dönemeçler geçiyor, köprüler göze alıyor
Ve bazen, tekin olmayan suların üzerinden atlıyorduk..
Cesurduk!
Ufuk çizgisi maviydi, günbatımı hep turuncu
Ve kırmızıydı bütün karanfiller!

Ben seni seviyordum.. sen bilmiyordun..
Sevinçlerim oluyordun ara sıra..
Sen hiç bilmiyordun.

Sonra herhangi biri oldun.
Bütün sevinçlerim bittikten sonra.
Yağmurlar yağdı serin haziran akşamları.
Derken birgün uzaktan gördüm seni.
Saçların bana inat başın herşeye meydan okuyarak
İşte yine aynı!
Kalbimi acıttın.. her zamanki gibi..
Değiştik sanıyordum. ve sen yine bilmiyordun..

Şimdi bunları anlatsa sana birileri,
Kimbilir..
Yada boşver.
Bilme en iyisi...

[İclal Aydın]

ALIŞMA BANA...





Alışma bana, ne yapacağım belli olmaz,
Bugün varım, yarın birden yok olurum.

Dokunma bana, kapanmamış yaralarla doluyum,
Canımı acıtma bir yara da sen açma.

Sevme beni, yoğun duygularımda kaybolursun, tutuştururum.
İsteme beni, yasaklarla boğuşursun, engellerle doluyum.
Çözmeye çalışma sakın, seninle karışır iyice kördüğüm olurum..

Anlama beni, ben kendimi anlarım, ben böyle mutluyum..
Aşkı yaşatmamı isteme asla,
Ben aşka yıllardır inanmıyorum.

Güveniyorsan kendine, inandır beni aşkın varlığına.
Sonucunda öyle bir aşk yaşatırım ki, vazgeçemezsin, tutkun olurum..

Yıkabilirsen duvarlarımı, sakın bırakma beni,
Tüm tutkularım ve gücümün arkasında,
Hala minik bir çocuğum,
Büyütemezsen kaybolurum..

SEVİYORUM SENİ...


Seviyorum Seni...
Seviyorum seni ekmeği tuza banıp yer gibi
Geceleyin ateşler içinde uyanarak
Ağzımı dayayıp musluğa su içer gibi,
Ağır posta paketini, neyin nesi belirsiz,
Telaşlı, sevinçli, kuşkulu açar gibi.
Seviyorum seni denizi ilk defa uçakla geçer gibi.
İstanbul'da yumuşacık kararırken ortalık
İçimde kımıldanan birşeyler gibi
Seviyorum seni 'yaşıyoruz çok şükür' der gibi.

Nazım Hikmet Ran

10 Haziran 2011 Cuma

İSTİYORUM...





Sevgilim olsun İstemiчorum ,
Sevdiğim olsun İstiчorum..! ♥
Hergün görmek değiL ,
Benim oLduğunu bilmek İstiyorum..! ♥
Elini tutmαyı değil ,
Kıyαmαdαn sαdece gözlerine bαkmαk İstiyorum..! ♥
İki GünLük DeğiL , 
Ebediyen sürsün İstiyorum..! ♥
Uğrunα ölmek değiL , 
Onun İçin yaşamak İstiyorum...

9 Haziran 2011 Perşembe

SEN SANDIM...



Çok güvendim galiba…
Çok inandım…
Hep yanımda kalırsın sandım.
Bir gittin…
Boşluğunu doldururken yerine koyduğum her sureti SEN sandım!
Gözlerine baktığımda kayboluşumun nedeni gözlerindir sanma…
Her insan kendini kaybolmuş hisseder boşluğa bakınca!..


‘Hayat…’
Dur bekle beni
Dizlerimde derman kalmadı ardından koşacak!


‘Aşk…’
Her geçen gün öldürme yüreğimi;
Bi can daha kalmadı verecek!


‘Mutluluk…’
Kaçma benden her defasında
Bu sefer değerini bileceğim senin!


‘Acı…’
Uzak dur benden
Hiç sevemedim ben seni!


‘Hüzün…’
Esir etme artık beni
Ben zamanıyla çok büyüttüm seni…
Vee…


”Sen…”
Daha fazla yorma ben!
Ben fazlasıyla ödedim
Senin uğruna kaybettiklerimin bedelini!


Cemal SÜREYA

MERAK ETTİKLRİMİZ...

Neden ararız ? En basit cevabı bulmak için. Ama aslında daha karmaşık. Arıyoruz sürekli. Yakınımızda olanı uzakta arıyoruz çünkü yakınımızdakinin farkında değiliz. Uzakta olanı yakında arıyoruz çünkü uzaklara yabancıyız. Herşeye sebep arıyoruz çünkü hiçbir şeyin sebepsiz olmadığına inanıyoruz. Hep bir çıkış kapısı arıyoruz çünkü zorluklar karşısında ümitsizliğe kapılmıyoruz, güçlüyüz. Suçu başkalarında arıyoruz çünkü suçsuz olsak bile suçun bizim üzerimize kalmayacağından emin olamayacak kadar az güveniyoruz insanlara. Google’a bugün tanıştığın arkadaşının adını yazıp arıyorsun çünkü kim olduğunu daha ayrıntılı bilmek istiyorsun, yarın konuşmasını dinleyeceğin adamın adını arıyorsun çünkü hazırlıklı olmak istiyorsun. Eski sevgilinin adını aratıyorsun çünkü şimdi nerde ne yapıyor, sensiz mutlu mu yoksa pişman mı merak ediyorsun. Kendi adını aratıyorsun çünkü ne kadar bilindiğini bilmek istiyorsun. Bulmak için arıyorsun. Bilmek için arıyorsun. Artık her ne sebeple olursa olsun insan sürekli merak ediyor ve merak ettiği için arıyor. Peki neden merak ediyoruz ?

KİM BİLİR KAÇ KİŞİ SENİ SEVDİ ...

Kimbilir kaç kişi senin zarif hallerini sevdi.
Kaç kişi güzelliğini sevdi. 
Belki gerçek aşkla;
Belki değil Ama... 
Bir tek kişi seni sevdi. 
Bir tek kişi değişen yüzündeki hüznü sevdi... 


WİLLİAM BUTLER YEATS

AĞLAMAK İÇİN GÖZDEN YAŞ MI AKMALI...

Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı? 
Sevmek için güzele mi bakmalı? 
Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı? 
Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır? 
Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı? 
Hırsızlık; para, malmı çalmaktır? 
Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?
Solması için gülü dalından mı koparmalı?
Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı? 
Öldürmek için silah, hançer mı olmalı? 
Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı?


 Victor Hugo

SEN SÖYLEMEDEN DE BİLİYORUM...

Seziyorum ki kaçacaksın..
Yalvaramam koşamam
Ama sesini bırak bende
Biliyorum ki kopacaksın
Tutamam saçlarından
Ama kokunu bırak bende
Anlıyorum ki ayrılacaksın
Cok yıkkınım yıkılamam
Ama rengini bırak bende
Duyumsuyorum ki yiteceksin
En büyük acım olacak
Ama ısını bırak bende
Ayrımsıyorum ki unutacaksın
Acı kurşun bir okyanus
Ama tadını bırak bende
Nasıl olsa gideceksin
Hakkım yok durdurmaya
Ama kendini bırak bende


Aziz NESİN

MOR DENİZLER...


Seni sevmek mor denizlerdi biraz
Ne kadar gidilse bir o kadar bitmeyen
Umutlar ve yıkışmalar ardında direnilen
Seni sevmek mevsimler içinde en güzel yaz


Seni sevmek yaşamanın aşılmaz büyüklüğü
Seni sevmek kan dolu yüzyılları korkutan
Ve sığınıp ılık kıyı kentlerine bir akşam
Seni sevmek çocukların düşlerinde gördüğü


Varılırdı daha saydam günlere isteseler
İsteseler yalnızlık giremezdi evlere
Seni sevmek bir kırlangıç olacak bekleseler
Ve uçacak durmadan adasız denizlere


Kim bulacak cam kırığı gözlerinde sevgimi
Sonra yalnız kalmak gibi yoksulca uğuldayan
Bütün okyanusların baş eğdiği tek kaptan
Sana verdim geç diye bütün denizlerimi


Afşar TİMUÇİN

SON AŞIK...

Hasretinle geçiyorken bu gençlik çağım,
Ey sevdiğim, ben ümitsiz değilim gene
Ak düşünce saçların kumral rengine
Kollarında son aşıkın ben olacağım.


Ey başında şimdi sevda rüzgarları esen,
Böyle her gün yollarımdan geçsen de süzgün
Sen benimsin büsbütün terk olunduğun gün ...
O mukadder günü, bilmem, düşündün mü sen?


Ben bir beyaz saçlı aşık, sen bir ihtiyar ...
O gün bana yaklaşırken ey ilahi yar,
Esirgeme gözlerimden bir son buseni,


Kirpiğinden yavaş yavaş bir damla aksın,
Çünkü, ruhum, sen de o gün anlayacaksın
Ki hiç kimse benim kadar sevmemiş seni!


Faruk Nafiz ÇAMLIBEL

GERİ GELEN MEKTUP...


Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden?
Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu.


Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse;
Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse;
Herşey silinip kayboluyorken nazarımdan,
Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse...


Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla,
Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla!
Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince
Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince
Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım;
Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım.
Gözler ki birer parçasıdır sende İlahın,
Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın,
Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin;
Sen öldürüyorken de vururken de güzelsin!


Bir başka füsun fışkırıyor sanki yüzünden,
Bir yüz ki yapılmış dişi kaplanla hüzünden...
Hasret sana ey yirmi yılın taze baharı,
Vaslınla da dinmez yine bağrıdaki ağrı.
Dinmez! Gönülün, tapmanın, aşkın sesidir bu!
Dinmez! Ebedi özleyişin bestesidir bu!
Hasret çekerek uğruna ölmek de kolaydı,
Görmek seni ukbadan eğer mümkün olaydı.


Dünyayı boğup mahşere döndürse denizler,
Tek bendeki volkanları söndürse denizler!
Hala yaşıyor gizlenerek ruhuma 'Kaabil'
İmkanı bulunsaydı bütün ömre mukabil
Sırretmeye elden seni bir perde olurdum.
Toprak gibi her çiğnediğin yerde olurdum.


Mehtaplı yüzün Tanrı'yı kıskandırıyordur.
En hisli şiirden de örülmez bu güzellik.
Yaklaşması güç, senden uzaklaşması zordur;
Kalbin işidir, gözle görülmez bu güzellik...


Hüseyin Nihal ATSIZ

KAYBOLMALI BAZEN İNSAN...

Kaybolmalı bazen insan, 
kendi tenhalığına çekilmeli, biliyorum.
Ve bu zamanlarda kendiyle hesaplaşmalı,
Tartmalı kendini, yaşadıklarını, istediklerini 
Ve barışmalı kendiyle ve tabii güçlenmeli.
Ama senin kaybolmaların korkutuyor beni.
Elimde değil.
Hala yerinden oynamış olan taşları oturtmaya çabalarken 
Senin yeniden kaybolmandan korkuyorum.
Bazen çok özlüyorum seni; 
Tenini, kokunu, gözlerini ama.
Ama buna da hakkım yokmuş gibi geliyor,
Sana sarılmaya sana dokunmaya , 
seni aramaya da korkuyorum.
Tüm korkularımın merkezine oturman da korkutuyor beni.
Başka korkum yok biliyorum.
Hatta bazen kızıyorum kendime neden diye?
Buna izin veren benim onu da biliyorum
Bu kadar çok şey bilirken
Seni hala seviyormuyum ?
İşte bunu bilmiyorum.
Zehrin panzehirini yine zehirden yapıyorlar
Peki senin panzehirin yine sen misin?
Canımı acıttığın gibi canını acıtmak
Geçmiyor mu sanıyorsun aklımdan?
Canımı acıttığın gibi canını acıtsam ,
Bu acı geçer mi?
Yaralandıkça yaralamak istiyorum,
Yaralamaya çalıştıkça daha çok yaralanıyorum...


Ayşen Vural

8 Haziran 2011 Çarşamba

Aşk Nedir?


Uykulu gözleri uykudan bezdiren
Mecnun olmayanı çölde gezdiren
Şair olmayana şiir yazdıran
AŞK işte o dur, AŞK o dur.

Ferhat olmayana dağlar yardıran
Aşık olmayana sazlar çaldıran
Bazen ağlatan, bazen güldüren
AŞK işte o dur, AŞK o dur.

Sakin sakin durur iken coşturan
Aşılmaz engelleri aştıran
Hep yare, yare doğru koşturan
AŞK işte o dur, AŞK o dur.

Mustafa'm kısa keselim, yetişir
Aşık olanın kalbi yanar tutuşur
Anlayana bu tarifler yetişir
AŞK işte o dur, AŞK o dur.

                          Mustafa Üzelli
 

Şimdi Aşk

Aşk bir kez
Bozmaya görsün dengesini
Ya da buzdağına
Yörüngesini
Bir yürek darbesinde durur hoşluğun
Bir ömür
Sallamış teknesini
Ayıklığında avunur sarhoşluğun
Şimdi 'Aşk Tutulması'dır
Vurur gölgesine nahoşluğun
Şimdi aşk
Yorgun tutunmasında
Düşer
Harabesine bir boşluğun
Aşk bir kez
Bozmaya görsün
Dengesini
Ya da
Buzdağına yörüngesini
Payında gurur
Donmuşluğun
Şimdi 'Aşk Unutulması'dır
Bir kardelen yüreğinde
Burkulmuşluğun
Şimdi aşk...
Ölgün titremesinde
Gözlerinin sonsuzluğundadır
Kaybolmuşluğun
Şimdi Aşk...Şimdi Aşk...

Zehra Birsen Yamak

Seni Deliler Gibi Seviyorum

seni deliler gibi seviyorum
gözlerim gözlerinden başka gözlere bakamıyor
ellerim ellerinden başka ellere tutamıyor
çünkü bu eller ve gözler seni istiyor
seni deliler gibi seviyorum
içimdeki hasret ateşi senden başkası için yanmıyor
dilim senden başkasına seni seviyorum diyemiyor
çünkü kalbim seni sadece seni istiyor
seni deliler gibi seviyorum
kollarım senin bedeninden başka bedeni sarmıyor
dudaklarım, dudaklarından başka dudağı öpmüyor
içimdeki aşk sadece ve sadece seni istiyor
çünkü, seni deliler gibi seviyorum...
çünkü, bu can sadece ve sadece seni istiyor..
çünkü, seninim...
çünkü, çünkü, çünkü....
çünküler hiç bitmiyor...
çünkü seni anlatmak çok zor...

7 Haziran 2011 Salı

Seni Seyreder Gibi...

sen bana bakma ben boyle biriyim
her biri ayri ayri kapilmis cosku seline
herbiri yanip kul olacakmis gibi isildiyor
geceyi geceden aliyorlar sanki
kullerinden doðusu yeniden yasarmissacisana
gunesin etrafinda yine dans ediyorlar
hele bakin su nazli hilale  nasilda kiskaniverirmis
yildizlarin dansina eslik eden gunesini
nede olsa geceyi gunduzene veren oymus
ruzgarla ayri bir eslik edermis titrek bir turku gibi
ben okyanusun dalgalarinda suruklenmis gibi
kapilmisin  bu essiz guzelliklerin buyusune
tipki geceyi sende seyreder gibi

Seni Beklerken

Anlamsız geliyor seneler…
Kendinden geçti ümitler…
Sevdam diz çöküp;
Yollarını bekler.
Gözlerimde ki ışıltıya,
Karanlıklar yağar
Bekleyişlerim azar!
Uykusuzluğum yalnızlığımla,
Rüyalarına dalar.
Kalmamışsa senden bir umut;
Ne çıkar, tahtım tacım olmuş(!)
Felek vermişse ayrılıktan bir komut;
Neye yarar, dört mevsim bahar olmuş(!)
Yaşama sevincim varsa!!!
O da senin sevdan olmuş.
Buz tutmuş engeller,
Sevda terimle çözülsün.
Sevda külfeti çileler!
Miadı dolup, mükafatını görsün…
İçimde ki ateş lav olsa da!
Teninden mahrum bedenim üşüyor.
Her damla göz yaşım bin umut boğuyor!
Dualarım benimle el açıp;
Feryad-ı figanla seni bekliyor.
Sen hayalinle de…
Sen zahirinle de…
Sen inan ki;
Her şeyinle, sevmeye değersin…
Unutma!!!
Yorgun değil yüreğim,
Seni sevmekten.
Beyhude değil dileğim ,
Seni beklemekten.
Sevdamdan güçlü olamaz,
Kahrolası engeller.
Sevdamda ki istikrarı bozamaz,
Umutsuz olsa da hasretler.
Pişman değil ömrüm,
Seni tanımaktan.
Bahtiyardır gecem gündüzüm,
Sevdanı yaşamaktan.

Bil Ki Seni Seviyorum


Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde
Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa
Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde
Ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa
Bil ki seni düşünüyorum
Bir vapur yanaşırsa rıhtımına bin, açıl
Örtün karanlıkları masmavi denizlerde
Ve dinle kalbimi bak nasıl çarpıyor nasıl
O bütün özlemlerin koyulaştığı yerde
Bil ki seni bekliyorum
Bir sabah gün doğarken aç perdelerini, bak
Sevinçle balkonuna konuyorsa martılar
Kendini tadılmamış derin bir hazza bırak
Dökülsün dudağından en umutlu şarkılar
Bil ki seni istiyorum
Gecelerden bir gece uyanırsın apansız
Uzaklarda elemli,garip bir kuş öterse
Bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayalnız
Ve bir gün kabrimde bir sarı çiçek biterse
Bil ki seni seviyorum.

Çocukça Aşk

Seni özlemek geldi içimden
Çocukluğumu özler gibi
Babamın eve gelişini gözler gibi
Sobanın üzerinde kızarmış ekmek
Çaydanlıkta tıkırdayan çay
İçmek geldi seni içimden
Oh çekerek yudum yudum
Ağlamak geldi içimden
Hüngür hıçkırık çocukça
Hiç neden olmasa bile
Türlü kaprisler yaparak sana…
Karanlıktan korktum da yine
Yatağında uyumak istedim
Sokulup kedi gibi koynuna
Sıcaklığını duymak istedim
Haydi evcilik oyna benimle
Çamurdan köfteler yap bana
Bu yaramaz bebeğine
Ninniler söyle dizinde
Haydi çocuk gibi davran bana
Hiç olmadığım kadar çocukça
Çocukluğuma ver bütün bunları
Farzet ki -
Çocukça aşık olmak geldi içimden..

6 Haziran 2011 Pazartesi

Yok Muydu?

Ellerimde kurudu gönlümdeki güllerin
Bakıp da ezilecek solan yüzün yok muydu?
Senin de bomboş kaldı elimdeki ellerin
Yıkıp da gidilecek, dalan gözün yok muydu?

Başka haz’ı almadım, saçların elimdeyken
Başka gözü görmedim, gözlerin önümdeyken
Başka sözü duymadım, sözlerin içimdeyken
Çıkıp da denilecek yalan sözün yok muydu?

Şu inen yaş şahit ki, başka şeye inmedi
Gittiğin günden beri bir damlası dinmedi
Sensiz yediğim lokma içerime sinmedi
Bıkıp da verilecek kalan közün yok muydu?

Gün gelip pişmanlıkla dönersen açık kapım
Aşkını boşaltmadan bekliyor gönül kabım
Anlatmak ömür ister, bilsen nasıl bîtabım
Yakıp da silinecek solan hüzün yok muydu?




                                      Necati ŞİMŞEK

Korkmuyorum Seni Sevmekten

Kaçmaya çalıştığın gerçek,
Birgün karşına çıkacak.
Ve işte o gün
Kaçacak yerin olmayacak.
Ben senin varlığını seviyorum,
Yokluğunu seviyorum
Sana ulaşamadığım dakikalarda.
Seni duymayı
Seni özlemeyi
Hiç görmesem bile seninle olmayı seviyorum.
Hiç korkmuyorum seni sevmekten.
Senin gülüşünü seviyorum.
Her bana bakışında
Gözlerinede okuduğum o duyguyu
Gözlerindeki gözlerimi seviyorum.
Gönlünü seviyorum
Özünü seviyorum senin
Dudaklarındaki sözlerimi seviyorum
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Ben sendeki o sıcaklığı
Sana olan uzaklığı seviyorum.
Yanaklarından akan göz yaşlarını
En çok, dağınık olduğunda saçlarını
Beni arayan ellerini seviyorum.
Yalnızlığımı seviyorum sebebi sensen
Ayrılığını seviyorum,
En çok yalnız kaldığımda
Beni bulan gönlünü seviyorum.
Ben en çok senin bana olan
Sevgini seviyorum.
İçimden haykırmak geliyor.
Dünyaya sığdıramadığım seni
Kalbime sığdırmak geliyor.
Ağlamak geliyor seni görmezsem
Özlemek geçiyor içimden seni
Sevmek geçiyor.
İçimden sana doğru giden
Bin bir türlü yol geçiyor.
İçimden sen mutlu olacaksan
Ölmek bile geçiyor gülüm.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Ben yalnızca seni seviyorum,
Ne o muhteşem güzelliğin
Ne kalbimdeki özelliğin
Ne de sevdiğim için değil,
Seni yalnızca sen olduğun için,
Ruhun için
Kalbin için
Aklın ve sevgin için seviyorum seni.
Ben seni en çok kendim için seviyorum
Belki de ilk defa bencil oluşumu
Sana borçlu olduğum için.
Seni her şey için seviyorum.
Ve sahip olmadığım
Hiçbir şey için.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Her dakika seninle olmayı seviyorum.
Gözlerimi her açtığımda
Aklıma gelişini seviyorum.
Her gece uyumadan önce
Seni sevdiğim aklıma gelince
Sensiz uyumayı bile seviyorum
Uyumadan önce seni düşününce.
Ben seni en çok
Umutsuzluğumda beni bulduğun için seviyorum.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Ben seni bu şehirde olduğun için değil
Benimle aynı toprağa ayak bastığın için
Benimle aynı gökyüzünü paylaştığın için seviyorum.
Geceleri benim yüzüme vuran ay ışığı
Senin de gözlerine vurduğu için seviyorum.
Benim kemiklerimi ısıtan yaz güneşi
Sana da sıcaklık veriyor diye seviyorum seni.
Beş bin yaşındaki bu dünyada
Benimle aynı zamanı paylaştığın için seviyorum.
Ben seni benimle yaşadığın için
Benden hiç gitmediğin için seviyorum
Beni hiç terketmediğin için.
Ellerini seviyorum tanrıya açıldığında
Kalbini seviyorum kapıları açıldığında
Ve gözlerini seviyorum
Her karşımda kapanıp açıldığında.
Bana baktığında
İçimde yakaladığın coşkumu seviyorum,
Her bana baktığında
Seni sevdiğimi hatırlamayı seviyorum.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Her kibrit çaktığımda
Alevin içinde seni görmeyi seviyorum.
Her sigara yaktığımda
Dumanın şeklinde seni görmeyi seviyorum.
Her bana baktığında
O kadar çok seviyorum ki seni sevmeyi
Yalnızca sen olduğun için hayatımda
Kendimi bile seviyorum
Sen olunca aklımda.
Kalbimi seviyorum seni seviyor diye
Gözlerimi seviyorum seni görüyor diye.
Ruhumu seviyorum, senin ruhuna
Bu kadar yakın diye.
Varlığımı seviyorum,
Sırf sana borçlu olduğum için
Mutluluğumu seviyorum.
Gülümsememi seviyorum seni düşününce
Ayakta kalışımı seviyorum sebebi sen olunca
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Ben sana olan sevgimi yazan
Kalemimi seviyorum.
Senin adını yazdığım kağıdı seviyorum.
Sana olan sevgime benzettiğim
Her sevgiyi seviyorum.
Bana seni hatırlatan herşeyi
Sana giden yolları seviyorum.
O kadar çok seviyorum ki seni
Seni kaybetmek korkusunu bile,
İçinde yalnızca, sen olduğun için
Sana karşı duyduğum bir duygu olduğu için
Korkumun sebebinde sen olduğun için seviyorum.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Yine de korkmuyorum seni sevmekten.
Seni seviyorum.

Seni Yazdım


Seni yazdım
Sensizliğinde kanarken yüreğim
İçimdeki kelebeklerin renkleri solmuş
Kanatları dökülüyordu kendiliğinden
Oysa bir uzak mavi düştür şimdi
Gölgeli karanlıkların aydınlanışıyla yüzünü görmek
Ve kokunu taşıyan rüzgarları beklemek
Bir hüzünlü şarkı gibi
Aklımda sen.

Seni yazdım
Ayrılığın buruk tadı dilimde
Oysa uçsuz bucaksız yalnızlıklarından kopup
Gri bulutlar inerken karanlık sulara
Tepeden tırnağa veda vardı iskelede
Koklanıp da atılan gül
Ve ıslak mendiller sallanıyordu gidişinle beraber
Yarıda kalan şarkı gibi
Aklımda sen.

Seni yazdım
Gelişine dair umutlara benzeyen
Tomurcuğa durmuş ilkyaz çiçeklerini büyütürken içimde
Oysa eylül yağmurlarında ıslanmış
Sonbahar yaprakları eziliyordu ayaklar altında
Her giden vapurun ilk yolcusu sen oluyordun
Aniden biten bir şarkı gibi
Aklımda sen.

Bu Kadar Mı Kolay Aşk?

Dur öyle kal girme ne olur
Girme kırık yüreğime
Belki bir gün bıkarsın
Belkide çabuk çıkarsın
Yine dönersin mazine
Sus ne olur sus konuşmayalım
Sende kalsın sırların
Sakın sevdiğim var deme
Buna dayanamaz kalbim
Henüz alışık değil acı çekmeye
Bekledim saatlerce son durakta
Ne izin rasladım ne yüzüne
Avare avare dolaştım
Acaba diye
Ümidimi hiç kayıp etmedim
Yarınları bilmem ama
İnan ki çok özledim
Hadi şimdi durma
İstersen oynaş sevgimle
Seni çok sevdim Zalım çok
Artık sönmez yanğınlar içimde